Değerini Bilemediğimiz Kültür Mirası Adana Taşköprü


deddTaşköprü’nün Etrafına Meydanlar Yapılmalı

 

İpek Yolu ve Taşköprü

Sonsuz uzayın derinliklerinde akan Dünya gezegeni kıpır kıpırdı... Dağlar yükseliyor, doğa durmaksızın değişiyordu. Faylar enerjilerini boşaltıyor, depremler yeni dengeler kuruyordu. İşte sürecin bir yerinde Akdeniz güneye doğru çekildi geriye devasa bir çukur bıraktı. Seyhan, Ceyhan ve Berdan Nehirleri, binlerce yıl o koca çukura aktılar, alüvyondan ilmekler atarak geleceğin bereket vahasını; Çukurova’yı dokudular.

 

O dönemde henüz şehirler kurulmamıştı. Seyhan üzerinde tahta ya da taş, herhangi bir köprü de yoktu. Sonra o topraklar insanla buluştu. İnsanlar, nehir kıyısında bir de kent kurdu, adını da Adana koydu. Toroslar Gülek Boğazı’ndan geçilebiliyordu. Ancak, Seyhan da geçilmeliydi… İpek Yolu üzerindeki Taşköprü işte bu nedenle inşa edilmiştir.

 

 

Annuwanda mı? – Hadrian mı?

 

Taşköprü’yü kim kurdu? Rivayet çok... Bilinenler *kadim bir eser olduğunu gösteriyor. Birçok isimle anılmış: Saros Köprüsü, Justinianus Köprüsü, son olarak da Adana Taşköprü... Üzerinde Adana’da hüküm sürmüş tüm uygarlıkların izlerini taşıyor. “Hitit İmparatoru 1. Armuvanda’nın M.Ö. 1550 yılında, önünde bir köprü olan Adania isimli bir şehirle savaştığı” bilinmekte. Köprü hakkında ilk yazılı kanıt, Adana Arkeoloji Müzesi’ ndeki Grekçe Kitabe... Kitabenin bir bölümü şöyle: “ Gerçek şu ki Auxentius, bu mucize senin iktidarın sayesinde oldu..../ Daha önceleri, tecrübesiz olan çok kişinin çeşitli teşebbüsleri olmuştu. Fakat onların girişimleri **Tarsus Çayı’nın dalgaları için bile zayıf olmuştur. Sen ise buradaki köprüyü, kemerlerin üzerinde, ebediyet için kurmuşsun...

Bu Kitabe’ye göre Taşköprü, Roma İmparatorluğu döneminde “ Mimar Auxentios” tarafından yapılmış. Adana’yı ziyaret eden Victor Langlois, Köprü’nün Roma İmparatoru Hadrian tarafından yaptırıldığını, onun adını taşıyan bir kitabenin 1841 yılında mevcut olduğunu, söylüyor. Ancak o kitabe kayıp.

 

Taşköprü Sahipsiz Kalıyor

 

Taşköprü 1948’de Karayolları tarafından onarılıyor, sonra da unutuluyor... Kaderine terkedilen Taşköprü, üzerinden geçen binlerce tonluk trafiği yıllarca taşıyor, ama yıpranıyor da; taşları dökülüyor, taşkın suları ayaklarını oyuyor… Üzerine yapılan eklentiler tarihsel-kültürel kimliğini örtüyor.

 

Kent Konseyi ve Adanalı Mimarlar Sahip Çıkıyor

 

Taşköprü’ye, 58 yıl sonra, Büyükşehir Kent Konseyi ve Mimarlar Odası sahip çıkıyor. Taşköprü Komitesi kuruluyor... “Taşköprü Eylem Planı” hazırlanıyor... Yaklaşık 6 yıl süren uğraş sonuç veriyor. Mimar M.Pekcan Işık’ın hazırladığı restorasyon projesi, 2006-2007 tarihleri arasında Karayolları tarafından yaşama geçiriliyor. Ancak, sorunlar bitmiyor… 

 


takskTaşköprü İşlevsel Değil, Adana Meydan Yoksulu

 

Taşköprü Adana’nın simgelerinden biridir. Değerlendirilebilse, önemli bir turizm değeridir. Taşköprü’yü görünür ve kullanılır kılacak düzenlemeler halen ortada yok. Mesela, doğu ve batı uçlarında meydan düzenlemeleri yapılmadı… “Taç kapıları” restorasyon projesinde var ama inşa edilmedi… Taşköprü’yü koruyup yaşatacak bir yönetim düzeni kurulmadı… Çilekeş Taşköprü tekrar kendi haline bırakıldı, korunmuyor… Çaresi yok mu, elbette var. Taşköprü’nün Seyhan ve Yüreğir yakalarına, tarihsel-kültürel formasyonuna uygun meydan düzenlemeleri yapılsa… Taç kapıları inşâ edilse… O meydanlar ve köprü üzeri, Arkeloloji Müzesi’ndeki Adana eserlerinin imitasyonlarıyla donatılsa... Adana’dan gelip-geçen kültürler ve Cumhuriyet dönemi o alanlarda görünür- bilinir kılınsa... Taşköprü gereği gibi aydınlatılıp ışıldasa, Adana için bir turizm pırlantasına dönüşmez mi? Taşköprü, Tepebağ Evleri, Müzeler, Tarihi Kız Lisesi, Büyüksaat, Bedesten, Ulu Cami, Ramazanoğlu Külliyesi ve diğer kültür varlıklarıyla birlikte o yöre, niçin bir çekim odağı olmasın?

 

Prag’daki 600 yıllıkKarl Köprüsü turistlerin ilgisini çekiyor da, 2000 yıllık Taşköprü ve diğer kültür mirası varlıklar niçin aynı ilgiyi görmesinler… Antalya Kaleiçi’nden geri kalan yanı mı var bu değerlerimizin… 

 

 

 

Adana’nın Meydanlara İhtiyacı Var

 

Ayrıca dikkatlere sunarız; Adana’nın sadece Taşköprü’de değil, kentin tamamında, çok sayıda meydan düzenlemesine ihtiyacı var. Çağrıda bulunuyoruz: “ Adana’da meydan düzenlemeleri yapılmalıdır ve bunlardan biri mutlaka merkezi nitelikte olmalıdır...” Meydanlar kent hemşehrilerinin bir araya geldikleri, sosyal ve kültürel kaynaşmaya ortam oluşturan mekânlardır. Kent yöneticilerine hatırlatalım; bu türden eserleri kurup yaşatanlardır geleceğe kalanlar....

 

 

*Kadim: Eski, eszeli.

**Tarsus Çayı: Berdan Irmağı, mitolojik adı ile, Cydnos.

***Prag’daki Karl Köprüsü’nü her gün ortalama 30 bin kişi ziyaret ediyor




Sayı 6 ( Ocak - Şubat 2012 )

Bu yazı 9523 defa okundu.