İnsanlar, Ulaşım ve Adana

Yollar… DolmuÅŸlar… Otoparklar… Metro… ve Ä°nsanlar…

Belediye… Plancılar… Üniversite… ve Adana...

Sorunların kaynağına inmeden metro, yeni yolların açılması, taşıma araçlarının sayısı gibi geçici çözümleri konuÅŸmak yararlı olmayabilir

Bugün üniversite sınavının yapıldığı gün…
Günlerden pazar olmasına raÄŸmen eÅŸim trafik nedeniyle kaygılı… OÄŸlumuz sınava Çukurova Üniversitesi’nde girecek, eÅŸim otomobil trafiÄŸinin sıkışabileceÄŸi endiÅŸesiyle, 2 saat önceden yola çıkmamız için ısrar ediyor. Ä°kimiz de iÅŸe Cumhuriyet Caddesi’ni kullanarak gittiÄŸimizden aÄŸzımız yanık biraz…
Buna rağmen karşılaştığımız manzara endişelerimiz kadar değildi. Yollar beklediğimiz kadar tıkanmadı ama yine de sıkışıklık yaşamadık, diyemeyiz.
Kentimizde ulaşım sorununun ÅŸikâyet konusu olmasını son zamanlarda sık duymaya baÅŸladık. Bu ÅŸikâyetlerin metronun yolcu taşımaya baÅŸladığı bir sırada, D400 diye bilinen karayolunda trafiÄŸi rahatlatacağı düÅŸünülen alt geçitlerin yapıldığı zamanda, yeni alternatif yol ve kavÅŸaklar için kentimize kredilerin gelmesi düÅŸünülürken olması da ironik olsa gerek…
Kent Konseyi de ulaşımın çözülmesi gereken bir sorun olduÄŸunu düÅŸünüyor ki, 31 Mart’ta konuyla ilgili bir istiÅŸare toplantısına karar verdi. Durum böyle olunca biz de dergi olarak ilgisiz kalamazdık, görev bilip konuyu ilgililerle tartıştık.

BüyükÅŸehir Ne DüÅŸünüyor?

Tabii ki konunun birinci derece muhataplarından biri BüyükÅŸehir Belediyesi…
Sayın Zihni Aldırmaz’ın sorumlu koltuÄŸa oturmadan da konuyla ilgili farklı projelerinin olduÄŸunu bilmemiz, bizi BüyükÅŸehir’in en büyük makamına taşıdı ve sorduk… Ama o, bizim geçici çözümler ile ilgili gibi görünen sorularımızdan önce, kalıcı çözümünü aktarmayı yeÄŸledi:
“Sorunun kaynağını tam bilmeden, metro ya da yeni yolların açılması veya taşıma araçlarının ÅŸeklinin, sayısının deÄŸiÅŸtirilmesi gibi geçici çözümleri konuÅŸmak yararlı olmayabilir. Önce sorunun kaynağını ve köklü çözümleri tartışmalıyız, yoksa ‘sorunu nasıl çözeriz’den ziyade, sorunu hafifletecek tedbirlerle oyalanırız. Hafifletecek tedbirleri almak önemli ama esas olan köklü çözümler önermektir” BaÅŸkan Vekilimiz böyle deyince biz de sorunun kaynağına yöneldik, önce kendisine sonra da Åžehir Plancıları’na sorduk…

Sorunun Kaynağı Nedir?

Zihni Aldırmaz: “Adana, yeri ve ismi deÄŸiÅŸmemek kaydıyla dünyanın en eski ÅŸehirlerinden biri. Dolayısıyla ÅŸehrin içinde kalmış tarihi bir dokusu var. Ancak tüm resmi ve özel kuruluÅŸlar, bankalar, iÅŸyerleri bu dokunun içinde. Adana, nüfusunun yüzde 75’i kentte yaÅŸayan, önemli bir metropol. ÖÄŸretmen, memur ve öÄŸrenci sayısı 500 bin...
Nüfus ve konut stokunu yeni bölgelerdeki yerleÅŸim alanlarına götürmüÅŸüz; ancak bu yerleÅŸim alanlarına o nüfusun yararlanabileceÄŸi resmi kurumları, cazibe merkezlerini ve eÄŸitim kurumlarını götürmemiÅŸiz.

Åžehrin yapılan planlarla kuzeye taşınması doÄŸru; ama konutlarla birlikte devlet daireleri, hastaneler, okullar, bankalar, alışveriÅŸ alanları yeni yerleÅŸim bölgesine taşınamamış. Dolayısıyla her gün Adanalılar evlerinden iÅŸlerine giderken gereksiz bir ÅŸekilde yer deÄŸiÅŸtiriyorlar. BeÅŸ ilçe olmamıza raÄŸmen hâlâ tek bir merkez olan Seyhan’a doÄŸru geliyorlar. Eski doku olması nedeniyle buralarda zaten caddeler çok geniÅŸ deÄŸil; böylece çok sayıda araç, dolmuÅŸ, servis aracı trafiÄŸi zorlaÅŸtırıyor.”

Konutlar BaÅŸka Yerde… Ticaret BaÅŸka…

Åžehir Planlamacılar Odası’nın bir önceki baÅŸkanı ve kent konseyi yürütme kurulu üyesi Cüneyt Erginkaya’nın da konuyla ilgili olarak söyledikleri ÅŸöyle:
“Bu kentin en büyük sorunu bu kentin tekilliÄŸinde yatıyor. Adana içinde Seyhan bir kuyruklu yıldız gibi; yıldız merkezde, kuyruklar, yani konutlar kuzeyde... Ticaret merkezleri, resmi kurumlar, okullar, finansman merkezleri Küçük Saat ve civarında… Yeni Adana’da böyle ÅŸeyler var mı? Yok… Burası tamamen konut... Dolayısıyla bu yüzden her gün sabah ve akÅŸam büyük bir trafik yoÄŸunluÄŸu yaÅŸanıyor.”

Sorun Belli… Ya Çözüm?

Çözüm için Aldırmaz kararlı: “Hâlbuki ÅŸehircilik esaslarına göre insanların yürüyerek iÅŸlerine gitmesi gerekiyor. Bunu saÄŸlayamayınca ortaya ‘acaba yeni bir yol mu açalım, alt-üst geçit mi yapalım’ gibi arayışlar çıkıyor. Hâlbuki asıl arayışımız, insanların ihtiyaçlarını yanına götürmek ÅŸeklinde olmalı. Bence hastalık, eski tarihi dokunun olduÄŸu yerde resmi kurumların, cazibe merkezlerinin olmasında… Oysaki konutlar baÅŸka yerde… Yani nüfus baÅŸka yerde yaşıyor, iÅŸ merkezleri baÅŸka yerde kümeleniyor. O zaman bu nüfusla ve cazibe merkezlerini birleÅŸtirmek lazım. Adana 5 ilçeye ayrılmış; ama sanki tek bir ilçe... Resmi kurumların hepsi Seyhan’da... Dolayısıyla valilik ve ilçe belediyeleri ile birlikte, tüm resmi kurumları nüfusun yoÄŸun olduÄŸu yerlere taşıyabilirsek kent içi günlük dolaşım azalır

Ya Metro?

Sayın Zihni Aldırmaz’a Metro’yu da sorduk…
“Metro belirli zamanda, belirli kiÅŸi taşıyan, belirli ölçüleri olan bir araç… Kentin imar planı gerçekleÅŸmeden metronun planlanması yanlış. Yoksa metroyu kurup nüfusu baÅŸka yerde planlama tehlikesi var. Böyle olursa metro ihtiyaca cevap vermez. Åžu an Adana’da metro baÅŸlamış ve bir yere gelmiÅŸ, burası için yapacak bir ÅŸey yok. Ancak 2. etabında daha doÄŸru planlanma yapılması lazım. Mesela TOKÄ°’nin yapılaÅŸtığı yerlere, üniversiteye gitmeli...”

Metronun Üniversiteye Gitmesi Konusunda Rektörle Hemfikir Misiniz?

“Üniversitemizin rektörü Sayın Alper AkınoÄŸlu Bey ile asgari müÅŸterekte birleÅŸtik. Biz metronun üniversitede yapılan kongre merkezinden de geçmesini istiyorduk, onların ise Mithat Özsan Bulvarı’na paralel geçmesi ile ilgili talepleri vardı. Ortak noktaya geldik. Bir eÄŸitim kurumuyla fikir tartışması yaparız ama asla kavga etmeyiz. Bu doÄŸru deÄŸil.”

Rektör Ne Diyor?

Metro ile ilgili Rektör Alper AkınoÄŸlu’nun söyledikleri ÅŸöyle:
“Üniversite için ulaşım çok önemli… Toplu taşıma daha da önemli. Çukurova Üniversitesinde 35 bin öÄŸrenci var. Çalışanla birlikte 50 bin civarı. Ayrıca hastaneye gelip gidenler de var… Dolayısıyla herkesin araba ile deÄŸil, toplu taşıma ile gelmesi zaman ve ekonomi açısından önemli. Nüfusun çok yoÄŸun olduÄŸu yerlerde metro ulaşımı rahatlatır.”
Öyleyse üniversiteye metronun gelmesine itiraz etmiyorsunuz?
“Biz metroya deÄŸil, YüreÄŸir’den gelecek güzergâha karşı çıkıyoruz. Çukurova Üniversitesi’ne baktığımızda öÄŸrenciler 35 bin civarında. 20 bini kampüste, diÄŸeri merkez ilçelerde yaşıyor. YoÄŸun oturulan yerler Beyazevler, Barajyolu ve Turgut Özal… Beyazevler civarını üniversiteye baÄŸlayacak ve otobanın kuzeyinden, barajın güneyinden geçecek bir metro güzergâhı olsa bizim için ideal olur.
Yeni bir köprü yapılması ve oradan da metro güzergâhının geçirilmesi, öÄŸrencilerimizin oturduÄŸu bölgeleri bize baÄŸlar. Ancak ÅŸu an YüreÄŸir’de sonlanmış olan metronun devamı bize gelirse, personel ve öÄŸrencilerimiz tüm ÅŸehri dolaÅŸarak gelecek ve 40-45 dakika yolculuk edecek. Hâlbuki ÅŸimdi baraj seti üzerinden 10-15 dakikada geliyorlar. Biz, önerilen güzergâhın, oturulan bölgelere uygun olmadığını söylüyoruz. Yoksa metroya karşı deÄŸiliz.”


Ortalıkta Beton Yığınları Olmamalı!

Karşı olduklarınız sadece bu kadar mı? “Åžu anki metro hiçbir yerden gelmiyor; ucu hiç bir yere gitmiyor… Bizim bu projenin doÄŸruluÄŸundan endiÅŸelerimiz var. Metronun yer altından geçmesi gerekli. Gürültü ve görüntü kirliliÄŸi olmamalı. Ancak Adana Metrosu’nda bu var. Ortalıktaki beton yığınları çok kötü… Metronun beton viyadüklerle geçmesi yerine yeraltından geçmesi düÅŸünülmeli; en azından hemzemin olmalı… Gürültü kirliliÄŸi de önemli... Hastaneler ve okullar hassas yerler… Bunlar önemsenmeli… Biz metroyu istemiyor deÄŸiliz ancak çözümü bilimsel olmalı. Ama bazı kurumlar konuyu tartışmak istemiyor. Dünyanın ileri ülkelerinden New York’un, Londra’nın metrolarını yapanları buraya çağırıp proje isteyebiliriz. Ulaşım projeleri ÅŸehircilik uzmanları ile ortak yapılmalı. Dünyaca ünlü ÅŸehircilik uzmanları ile yapılmalı bu iÅŸler... Kendi içimizde tartışarak bir ÅŸey yapamayız. Basit deÄŸil 100-200 yıl kullanılacak bu metro...”
“Åžehircilik uzmanı” denilince biz de bir bilene sorduk… Cüneyt Erginkaya da cevap verdi:
Sayın Rektörümüz “Benim öÄŸrencilerim Beyazevler ve civarında oturuyor. Hâlbuki metro YüreÄŸir’den gelecek” diyor ne dersiniz?

ÖÄŸrenciler Toplu Taşımanın BulunduÄŸu Yere Öbeklenirler

“Åžimdi Sayın Rektörün haklı gibi göründüÄŸü noktalar var. Beyazevler’de 2 kız yurdu var. Karafatma Caddesi’nde de çok öÄŸrenci var. Baraj Yolu ile alttan geçen otoyolun köÅŸesindeki Duygu Kafe çevresinde de çok öÄŸrenci var. Ama niye?
Çünkü buralar, bugün ulaşımın saÄŸlandığı otobüs duraklarına en yakın yerler. Haliyle öÄŸrenciler toplu taşımanın bulunduÄŸu yerlerdeki evlerde öbeklenmiÅŸler. Bu dünyada ve Türkiye’de her halükarda böyledir. Metro nedeniyle toplu taşıma güzergâhı YüreÄŸir’e kayarsa, öÄŸrenci konut alanları da YüreÄŸir lehine deÄŸiÅŸecektir. Böylece YüreÄŸir’in makûs talihini de deÄŸiÅŸtirmiÅŸ olursunuz. Ayrıca büyük bir yatırımın yanlış olan bir kısmını belki kurtarabilirsiniz. Metro üniversiteye girerse topraklar parçalanır, demekle olmaz.
Bakın, araç yolları insanları çeken bir mıknatıs demektir... Çünkü her yerden yaya olarak ulaÅŸabilir, otoya inip binersiniz. Ama tramvay veya hafif raylı sistem böyle deÄŸildir. Duraklar dışında araç durmaz. Dolayısıyla hat boyu konut geliÅŸimi yollardaki gibi deÄŸildir. Dolayısı ile endiÅŸeleri gidermek “hayır” demekle olmaz, bunu projeler üzerinde karşılıklı tartışarak çözmemiz gerekli. Bu basit iÅŸi “dünyadaki uzmanlara danışalım” demek, kendi uzmanlarımıza güvensizlik duymak deÄŸil midir? Bursa’da Konya’da veya EskiÅŸehir’de çalışan raylı sistemleri dünyaya mı sordular? Hayır, gerek yok ki!
Ancak, Sayın Rektörümüz istiyorsa bu uzmanlar kimse, kendisi çağırsın görüÅŸsün; isterse de proje hazırlatsın, teklif olarak belediyeye sunsun. Zararı olmaz, katkısı olur. Kimse kusura bakmasın, o zaman sorarlar: Türkiye’de bu konuda üniversite eÄŸitimleri yetersiz mi?
Üniversite ve Adana hiç kimsenin özel oyun alanı deÄŸil. Birbirimize karşı haklarımız ve sorumluklarımız var. Üniversitenin yaklaşık 50.000 kiÅŸilik büyük potansiyelini kent lehine kullanmak lazım, otobüsler artık yeterli gelmiyor. Ben oraya gidip geldiÄŸimde öÄŸrencilerin otomobillere el kaldırıp otostop yaptığını görüyorum...”
Sonuç olarak, bu kentin yaklaşık 50.000 kiÅŸilik çalışan ve okuyan kesimi sürekli hareket halinde ise kamu ulaşım sistemi buna duyarsız kalamaz, kalmamalıdır.

Metro Bakanlığa Devrediliyor

Bu arada UlaÅŸtırma Bakanı M.Habib Soluk, çıkan yeni kanunla belediyelerin talebi ile birlikte metroların Bakanlık bünyesine alınabileceÄŸini hatırlatarak, Adana Hafif Raylı Taşıma (Metro) Sistemi’nin de Bakanlıkça iÅŸletilebileceÄŸi bilgisini verdi. Metronun Bakanlıkça iÅŸletilmesi, BüyükÅŸehir sınırları içinde olmasa dahi Adana’nın KarataÅŸ, Mersin, Ä°skenderun gibi merkezlere raylı sistem ile baÄŸlanmasına daha kolay olanak saÄŸlayabilir.

Büyük Metropol Çukurova

BüyükÅŸehir Belediyesi BaÅŸkan Vekili Aldırmaz da, Adana’nın KarataÅŸ, Tuzla ve Yumurtalık’a metro ve/veya karayolu ile baÄŸlanmasını, Akdeniz’de tek bakir kalan 160 km.lik sahilin turizme ve sanayiye açılması açısından önemli buluyor. Ayrıca Mersin - Tarsus - Adana - Osmaniye – Ä°skenderun - Hatay hattının birleÅŸmesi ile merkezinin Adana olacağı, büyük bir “Çukurova Metropolü” olgusuna iÅŸaret ediyor.
Aldırmaz, karayolu ile baÄŸlı olan bu hat, hızlı trenle de baÄŸlanırsa Türkiye’de ikinci bir Ä°stanbul’un oluÅŸacağına inanıyor. Bu konuda belediyenin önemli rolüne deÄŸiniyor.
Cüneyt Erginkaya da bu konuda Aldırmaz ile hemfikir. Çukurova’nın bir ucunun Ä°skenderun, diÄŸer ucunun Mersin’de biten bir hilal gibi olduÄŸunu ve Adana’nın bu hilalin yıldızı olarak ortada yer aldığını iÅŸaret ediyor ve tarih içerisinde de hep böyle olmuÅŸtur, diyor.
Adana’nın bu konumu fiilen birleÅŸen Adana - Tarsus - Mersin hattının öncelikle yeni banliyö hatları ile desteklendiÄŸi takdirde Çukurova Metropolü olgusunu hızlandıracağını söylüyor. Çok yakında yapılacak ekonomik yatırımların da zorlaması ile Yumurtalık - Ceyhan aksının yeni karayolu ve tren hatları ile Adana Organize Sanayi Bölgesine baÄŸlanması halinde, bu oluÅŸumun doÄŸuya doÄŸru hızla yayılacağına inanıyor.
Kültür Tramvayı

A.A: “Kültür Travmayı ve Kültür Yolu” diye bir ÅŸey konuÅŸuluyor Adana’da… Ulu Cami’den baÅŸlayan, Kız Lisesi, TaÅŸköprü, Adliye önü, Kuruköprü, YaÄŸ Cami, Saat Kulesi ÅŸeklinde ring sefer yapan bir tramvay bu... TaÅŸköprü’yü ve Adana’nın tarihi dokusunu canlandırmaya yönelik bir çalışma...
Ve bir de TaÅŸköprü’nün trafiÄŸe açılıp açılmaması ile ilgili neler söylersiniz?
Z.A: Ben TaÅŸköprü’nün trafiÄŸe açılmasına karşıyım, zaten malzeme ve doku olarak da fonksiyon olarak da yanlış. Aksine, tarihi dokuların iyileÅŸtirilmesi, Kale Kapısı’nın doÄŸru yere yapılması gibi projelerimiz de var. Hatta, Seyhan Caddesinin ortasında refüj olan bir bulvar olması bile bana göre yanlış. Bulvar mantığı tarihi doku ile nehri birbirinden ayırıyor. TaÅŸköprü’yü TepebaÄŸ’dan ayırıyor, tarihi dokuyu da bölüyor...
DediÄŸiniz ring güzergâhta dönecek tramvay ya da o mantıkla çalışan bir araç, diÄŸer araç trafiÄŸinden arındırılarak ücretsiz çalışmalı. BahsettiÄŸiniz güzergâha ağır vasıtalar, kamyon, otobüs ve dolmuÅŸlar hiç girmemeli... Ä°nsanlar 5 Ocak Meydanı’nda kendisini mahalleden getiren araçtan inip, ücretsiz olarak bu tramvaya binmeli. Böylece Tarihi Adana kaldırımları geniÅŸ olan, tarihi kimliÄŸe uygun bir yapılanma içinde olacak. Göç bizim zenginlimiz, bankada en fazla mevduatı olan bizim ÅŸehrimiz. Göçten dolayı iÅŸ gücü kapasitemiz var ama ekonomiye dönüÅŸmüyor. Ä°ncelediÄŸimde iÅŸveren ile halkın arasındaki mesafeyi yerel yönetimler kapatmadığı zaman, onlarla bütünleÅŸmeyi saÄŸlamadığı zaman, sermaye korkuyor ve saklanarak yeni iÅŸ imkânları yaratmıyor. Bu durumu sanatla, sporla birlik ve beraberlik içerisinde aÅŸacağımıza inanıyorum.

3500 Servis Aracı Ve Eğitim

Zihni Aldırmaz: “Adana’da 3500 civarında servis aracı var. Yani dolmuÅŸ ve otobüs sayısının 2 katından fazla. Bunların birçoÄŸu eÄŸitim kurumlarına hizmet eden servis araçları. ÖÄŸrencileri evlerinin bulunduÄŸu, yaÅŸadığı yerde okutamıyoruz, demektir bu! Ä°ÅŸte o zaman trafik kargaÅŸası çıkıyor. Ä°nceliyorsunuz planlamada ve nüfusun olduÄŸu yerde yeteri kadar okul yok, bir baÅŸka yerde ise fazla okul var. Bu bir planlama hatasıdır. Bazı yerlerde yarım gün eÄŸitim, bazı yerler de ise tam gün eÄŸitim...
Kaliteli planlama ve yapılanma gerekli. Biz bunu gidermeye çalışıyoruz, bunu giderebilirsek otobüslerin yarısı, dolmuÅŸların yarısı kalkar. Bugün dolmuÅŸlarda, otobüslerde cazip görünen hatlar resmi kurumların yeri deÄŸiÅŸtikten sonra cazip olmaktan çıkacak. Bu konuda Sn. Valimiz ile çalışıyoruz.

KarataÅŸ Ve Metro…

Konumuz Metro olunca KarataÅŸ’tan da bir ses geldi… Yetkili bir ses… Belediye BaÅŸkan Vekili ÅŸöyle söylüyor:
“Artık KarataÅŸ Adana’nın bir parçası gibi… Hatta eski yönetimler istememiÅŸ, ama biz, ilçemizin BüyükÅŸehir’e baÄŸlanmasını yeniden tartışmaya açmak istiyoruz.“
YüreÄŸir’e kadar gelen metronun KarataÅŸ’la bütünleÅŸmesi gerekliliÄŸinden söz ediyor.
“CoÄŸrafyamız buna çok müsait. Aşılmayacak bir sıkıntı deÄŸil. Yöre halkı metronun KarataÅŸ’a gelmesine çok sıcak bakıyor. Böyle olursa, Adanalılar cumartesi-Pazar günleri Mersine gitmek yerine KarataÅŸ’a gelecekler... KarataÅŸ’ın denizinden, kumundan faydalanacaklar. KarataÅŸ’a gelmek, Küçük Saat’ten Süleyman Demirel’e, Yüzüncü Yıl’a gitmek gibi bir ÅŸey olacak...
Tam anlamıyla KarataÅŸ’ı, Adana’nın bir semti olarak görmemizi saÄŸlayacak...
Metro olması büyük bir adımdır, biz de burada sivil toplum örgütleri ile ortak hareket etmek istiyoruz. Sivil toplum kuruluÅŸlarımız da umarım bizlerle çalışmalar yapar.”
Sayın Aldırmaz da konuyla ilgili ÅŸunları söylüyor:
“KarataÅŸ, Tuzla, Yumurtalık Adana’nın denize açılan kapısı. Yumurtalık’a yol olarak Ceyhan’dan gidelim demiÅŸler; bu yanlış! Åžimdi Adana’dan direk yol açıyoruz. Biz turizmden pay alacaksak, yaÅŸam kalitemizi yükselteceksek, iÅŸsizliÄŸi gidereceksek, Tuzla, KarataÅŸ, Yumurtalığa sahip çıkmalıyız. Yol planlarımızı yaptık, meclisten geçirdik. Hükümetle temasa geçip, belediye sınırları içindekileri kendimiz yapıp, dışındakileri de hükümetimizden isteyeceÄŸiz. Ancak esas olan, KarataÅŸ’ın da, Yumurtalık’ın da bizimle birlikte hareket etmesi… Bize baÄŸlanmaları idealdir, baÄŸlanmazlarsa da beraber çalışırız. BaÅŸka ülkelere gidip kardeÅŸ ÅŸehir aramaya gerek yok; Adana’nın içerisinde kardeÅŸ belediyeler oluÅŸturalım.”
Erginkaya ise, BüyükÅŸehir sınırlarının fiilen büyütülmesinden yana deÄŸil. Zaten, Karaisalı Ä°lçesi’nin baÄŸlanmasının yanlış olduÄŸunu savunduklarını ve zamanın kendilerini haklı çıkardığını söylüyor. Çevre belediyelerinin planlama ve bazı altyapı uygulamalarında birlikte çalışmalarının daha doÄŸru ve saÄŸlıklı sonuçlar vereceÄŸine inandığını ifade ediyor.
Yeni Arterler

Sayın Aldırmaz, ayrıca Adana’nın bazı yeni arterlere ihtiyacı olduÄŸunu da belirterek, Atatürk Caddesi’nin tren hattını geçerek Kenan Evren Bulvarına kadar ulaÅŸması, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı’nın otogara kadar gitmesi, Türkmenbaşı Bulvarı ile Mustafa Kemal PaÅŸa Bulvarı’nın D400 karayoluyla buluÅŸması ve tüm Güney Seyhan, YüreÄŸir’i kat ederek tekrar Mustafa Kemal PaÅŸa Bulvarına ulaÅŸması için çalışmalara baÅŸlandığını ifade ediyor. Cüneyt Erginkaya da bu çalışmaları destekler mahiyette konuÅŸuyor: “Bu çalışmaları olumlu adımlar olarak görüyorum; ancak Atatürk Caddesinin tren hattını nasıl geçeceÄŸi ileriyi düÅŸünerek açıkça ve iyice kamuoyunda tartışılmalı. Aksi durumda Altıkat Köprüsü ve Celal Bayar Köprüleri gibi yap-boz olmasından korkarım. Türkmenbaşı Bulvarı’nın, D400‘e ve Havaalanı KavÅŸağına baÄŸlanması olumlu ve akıllıca bir çözüm. Ama oradaki kavÅŸak sistemini doÄŸru çözmemiz lazım. Bu kavÅŸaklar hem Karayolu, hem de Belediyeye ait. Bunu ortak çalışmayla çözmek gerekli... Mersin bu iÅŸi yaptı; biz de yapmalıyız”

DolmuÅŸlar Ne Olacak?

AltınÅŸehir Adana: Otobüs, dolmuÅŸ ve servis sayısının azalması, ÅŸoför esnafını nasıl etkileyecek?
Zihni Aldırmaz: Ben kendileriyle toplantı yaptım. ÅžirketleÅŸmelerini önerdim. Böylece sadece bir aracın sahibi deÄŸil, taşıma ÅŸirketinin ortağı olacaklar ve bu durum daha verimli olduÄŸu için kaybetmeyecekler. Cüneyt Erginkaya bu konuda biraz daha radikal düÅŸünüyor. Tüm kentin ulaşım sisteminin, içinde Belediyenin de bulunacağı halka açık bir ÅŸirket tarafından yönetilmesini, özel halk otobüsleri ve diÄŸer ulaşım kooperatiflerinin buraya ortak olmaları ve dileyenin yine ÅŸoförlük yapabilmesini öneriyor. Ancak, bu sistemin mevcut raylı sistem ile bütünleÅŸmesi için kent trafiÄŸinin ana ulaşım çemberleri ve bunları baÄŸlayan iç hatlar biçiminde yeniden tasarlanması gerektiÄŸini vurguluyor.

Otoparklar

Erginkaya ayrıca otopark sorununa da deÄŸinerek “Katlı otoparklar yapılması gerekli, çünkü maalesef yaya kaldırımları artık otopark haline döndü. Ä°mar planlarında yok ama artık yol üstündeki banka, market gibi kuruluÅŸlardan ticari kullanımlar için ruhsat vermeden önce zorunlu olarak otopark ve kaldırım düzenlemesi istenmeli ve en az 3 otoparklık yerleri yoksa ruhsat verilmemeli bence.” diyor. Ayrıca, yeni uygulanmaya baÅŸlanan paralı otopark sisteminin de yararlı olduÄŸunu savunuyor.
Kent Konseyi genel sekreteri Fevzi Acevit de, eski dokudaki bazı alanların kentsel dönüÅŸümle çok katlı otoparklara çevrilmesini, otopark sorununun çözümü için önemli buluyor.

Adana Başarılı Olmalı

OÄŸlum üniversiteye giriÅŸ sınavından çıkana kadar ulaşımla ilgili yetkililerle konuÅŸmamızı böyle toparladım. OÄŸlum baÅŸarılı olacak mı bilmiyorum ama Adana baÅŸarılı olmalı muhakkak. Çünkü ÅŸunu biliyorum ki, Adana’nın kıyaslanması gereken ÅŸehir Ä°stanbul… BaÅŸkası deÄŸil. Öyleyse hep birlikte yapacak çok ÅŸeyimiz var!




Sayı 2 ( Mayıs - Haziran 2011 )

Bu yazı 8715 defa okundu.