TRAFİK CEHENNEMİNDE 2.PERDEYE BUYURUN !!!

Merhaba Dostlar,
Dergimizin 32. Sayısında (Mayıs-Haziran 2016) yer alan ‘’ADANA’NIN TRAFİK CEHENNEMİ; ASIL ŞİMDİ BAŞLIYOR’’ başlıklı yazımız yoğun ilgi görmüştü. Özellikle STK ve meslek odalarınca okunarak epeyce bir kitleye ulaştı. Ancak o yazıda altını çizdiğimiz TRAFİK SORUNU’ nun yalnızca bir kısmından söz etmiştik (Özellikle Kuzey Adana bölgesinden).
 
Oysa buzdağının asıl büyük kısmı kentimizin göbeğinde ve gözümüzün önünde büyümeye devam ediyor ve biz Adanalılar yalnızca izliyoruz. Bir – iki  yıl içinde yaşayacağımız kâbustan ya haberdar değiliz ya da iyice duyarsızlaştık.
 
Adana’yı tam ortadan bölen ve geçmişte E – 5 diye bilinen (Halkımız hâlâ bu ismi kullanıyor) D-400 karayolu (gerçekte Turhan Cemal Beriker Bulvarı) , kentimizin en işlek ve yoğun caddesidir. Kuzeyden geçen otoyol açılmadan önce; Doğuyu-Batıya bağlayan yegâne karayolu idi. Halen hem şehirlerarası karayolu hem de şehir içi ulaşımın can damarı olarak kullanılıyor. Seyhan Nehri’nin doğusunda kalan Yüreğir ilçesi bir yana; asıl kâbus; Girne Köprüsü’nden (Merkez Camii) Hipodroma kadar olan toplam 7 kilometrelik kısımda oluşuyor.
 
3 şerit gidiş ve 3 şerit geliş olmak üzere toplam 6 şeritli bu ana arter üzerinde onca kamu kurum ve kuruluşlarının (Hava alanı, Otogar, Sanayi Sitesi, Toptancı Hali, Hipodrom vs) yanı sıra binlerce iş yeri var. Şu haliyle bile günün her anında ciddi bir yoğunluk yaşanan bu yolda asıl trafik sıkışıklığı sabahları: 07:30 – 09:00 ve akşamları ise 17:00 – 19:00 arasında yaşanmaktadır.  Peki önümüzdeki 12 – 18 ay içinde neler olacak bu cadde üzerinde ve asıl cehennem nasıl başlayacak, birlikte sırasıyla irdeleyelim mi?
 
1) Açıldığı günden bu yana neye ve kime hizmet ettiği anlaşılamayan KARNIYARIK (D-400 Alt geçidi) nihayet kapatılıyor. Mevcut haliyle 2 aracın yan yana zor geçtiği bu alanda; geçidin üstü kapatılarak yayalara rahatlık sağlanacak ve kenarlarda yapılacak düzenlemeyle gidiş 2 şerit, geliş 2 şerit olmak üzere 4 şeritli yol (toplamda 373 metrelik kısımda) oluşturulacak. Ancak bu çalışma süresince (en az 8-10 ay boyunca); yolun gidiş veya geliş yönü tamamen kapalı olacak. Özellikle de okulların açıldığı bir dönemde şehir içi trafiği iyice çıkmaza girecek. Bu onarım ve üstü kapama işlemi bitince yol çok az bir miktar (1-2 metre) genişlemiş olacak. Daha çok yaya geçişini rahatlatacak, yoksa araç trafiğinde önemli bir kolaylık sağlamayacak.
 
 
Fotoğraf-1) Adana – Turhan Cemal Beriker Bulvarına (E-5) hançer gibi saplanan Alt Geçit (KARNIYARIK). Yapılışı bir dert,  yarattığı   sorunu çözmek ayrı bir dert.
 
2) Seyhan İlçe Belediye binasının hemen karşı çaprazında açılan Seyhan Müftülüğü binası ayrı bir yük getirecek trafiğe. Üstelik binanın çevresinde kullanılabilecek, halka açık bir otopark görünmüyor. Müftülük binası E-5 üzerinde tam da yoğun bir kavşakta yer alıyor (Eski Milli Mensucat fabrikası, şimdinin Bölge Müzesi Binası ve Acıbadem ile Ortopedia Hastanelerinin tam önünde). Aslında bu kavşak ve bu binanın tam arka caddesinde inanılmaz bir çile başlayacak yakında. Birbirine sırt sırta vermiş bu alanda 5 ayrı yapı var; Müftülük, Bölge Müzesi, Kadın ve Doğum Hastanesi, Acıbadem Hastanesi ve Ortopedia Hastanesi.
 
 
Fotoğraf – 2) Adana – E-5 üzerinde yeni yapılan Seyhan Müftülük binası, tam yol üzerinde yer almasıyla ayrı bir yük daha getirecek bu yoldaki trafiğe. 
 
3) Doğrudan E-5 üzerinde görünmemesine karşın, Yeni müftülük binasının hemen arkasında ciddi bir yapılaşma var. Valilik binasıyla E-5 arasında bakın neler var; Yeni Emniyet Müdürlüğü Binası, SGK İl Müdürlüğü Binası, Bölge Müzesi, Kadın ve Doğum Hastanesi, Eski Marsa Fabrikası,  Acıbadem Hastanesi, Ortopedia Hastanesi. Bu arada Çifte Minareli Cami’nin (Sabuncu Camii)’hemen arkasında yer alan yeni siteyi ve karşısında açılan yine Sabuncu ailesine ait iş merkezini saymıyorum bile. Toplamda 1000 dekar bile olmayan bir alandaki yapılaşmayı göz önüne alın lütfen. Bunca yoğunluğa karşın bir tek yeşil alan projesi, otopark ve yeni yol görünmüyor. Salt bu Ada’nın ortama ekleyeceği binlerce araçlık trafiği düşünebiliyor musunuz?...
 
 
Fotoğraf-3) Adana-E-5’e paralel bu caddede üç büyük bina yer alıyor (Ortopedia Hastanesi, Acıbadem Hastanesi ve Bölge Müzesi). 
 
4) E-5 üzerindeki yolculuğumuza devam edelim. Bir sonraki parselde Sanayi Odasının hemen yanında sessiz sedasız bir bina daha yükseldi; Bölge Kalkınma Ajansı’na ait bu bina eski Tekel binası yıkılarak yerine dikildi. Çok katlı olmamasına karşın sonuçta burası da yeni bir yük getirecek.
 
 
Fotoğraf – 4) Adana – E-5 üzerinde yeni bir bina daha yükseldi; Bölge Kalkınma Ajansı (Sanayi Odası yanında).
 
5) E-5 üzerindeki yolculuğumuzun en sıkıntılı bölgesine geldik dostlar. Eski Marsa Fabrikası kavşağıyla (Erdal Acet Caddesi) , Havaalanı kavşağı arasında tam bir facia yaşanıyor. 300 metre arayla iki tane devasa AVM binası yükseliyor. Eski Tekel Sigara Fabrikası’nın yerine Esas Holding’in oldukça iddialı bir AVM inşaatı sürüyor. Binanın önü E-5’e bakarken arkası Marsa önündeki caddeye sıfırlanmış durumda.  Bu inşaatı geçtikten hemen sonra bildiğiniz Telekom binası ve benzin istasyonu var. Yaşı 40 ve üzeri olan her Adanalının iyi bildiği eski Güney Sanayi Tekstil fabrikasının yerinde 100.000 metrekare kapalı alanı olan çok ama çok iddialı bir AVM inşaatı bitmek üzere. 29 Ekim 2016 tarihinde açılışı planlanan bu AVM 2 büyük kompleksten oluşuyor. Birinci kısmı tam havaalanı kavşağında E-5 üzerinde yer alırken; hemen arka caddede bulunan ikinci binaya üst geçitle bağlanıyor.
 
 
Fotoğraf – 5) Adana – E-5 üzerinde nur topu gibi bir AVM inşaatı, bir yılda tamamlanması bekleniyor (Eski Tekel Sigara Fabrikası yerinde / Marsa kavşağı).
 
 
Fotoğraf – 6) Adana – E-5 üzerindeki Esas Holdinge ait AVM inşaatının giriş yeri (Erdal Acet Caddesi).
 
 
Fotoğraf – 7) Adana – E-5 üzerinde tam havaalanı kavşağında yer alan 100.000 metrekarelik Park Adana adlı AVM’ miz bitmek üzere dostlar.
 
 
Fotoğraf – 8) Adana – E-5 üzerindeki Park Adana AVM’ nin arka bloku da sürüyor. Bu iki caddeyi kapatan binalar birbirine üst geçitle bağlanıyor.  
 
6) Bu iki büyük AVM inşaatı sadece E-5 üzerinde yoğunlaşmıyor aynı zamanda hemen arkasında yer alan caddeyi de bütünüyle kaplıyor. Dolayısıyla trafik sıkışıklığı tek taraflı değil artık. Şu anda zaten inşaat nedeniyle kullanılamayan bu cadde, yarın AVM’ye gelen Adanalıların araçlarıyla dolacak. Tam hava alanı yolu üzerinde iki ana caddeyi de ciddi bir yoğunluk bekliyor. 29 Ekim 2016 tarihi sonrasında Adana Şakirpaşa Hava alanına gideceklerin çok daha dikkatli ve erkenci olması gerekiyor.
 
 
Fotoğraf – 9) Adana – E-5 üzerinde 300 metre arayla açılan iki AVM aynı zamanda MARSA önündeki bu caddeyi de kaplayacak ve araç yoğunluğuna boğacak.
 
7) Adana otogarının içini, boş ve sidik kokan dükkânlarını, pislik içindeki banklarını anlatmayı bir başka yazıya bırakalım. Ancak bulunduğu kavşakta açılan iş merkezleri, toptancı marketler, metal sanayi sitesi vs. nedeniyle olağanüstü kötü bir trafik yoğunluğu yaşanıyor. Çukurova’nın en verimli tarım (1.sınıf) arazilerinin tamamen imara açılmasıyla özellikle bu bölgede bir yandan iş merkezleri yükselirken bir yandan blok apartmanların sayısı artıyor ne yazık ki… Bunca yoğun nüfus ve araç trafiğine karşın herhangi bir önlem görünmüyor ortalıkta. 
 
 
Fotoğraf – 10) Adana – E-5 üzerinde yer alan Otogar kavşağı, günün her saatinde  benzer bir yoğunluğu yaşıyor.
 
 
Fotoğraf – 11) Adana – E-5 üzerinde; otogarın tam karşısında yükselen muhteşem bir iş merkezi daha (500 ofis, 5 restaurant vs).
 
SONUÇ  ve  NE  YAPMALI ; 
A) İmara açılan alanlar ve bir gecede kaçak-göçek değiştirilen imar yoğunlukları sonucunda; özellikle kuzey Adana’da yaşanan inşaat çılgınlığı beraberinde ciddi altyapı sorunlarını da (Yol, kanalizasyon, Su ve elektrik yetersizliği, yeşil alan yoksunluğu vs) getiriyor elbette. Bu yazıyı okuyan dostların ‘’sadece E-5 değil, daha nereler ve neler var’’ dediğini duyuyorum. Ama ben yalnızca toplamda 7 kilometrelik bir mesafede yaşayacağımız cehenneme dikkat çekmek istedim. Şehrin en büyük ana arterindeki bu kâbus için ne yazık ki, hiçbir önlem göremedim. Konuştuğumuz Çevre Mühendisi ve Şehir Planlamacısı arkadaşlarla yaptığımız tartışmalarda yukarıda anılan bu yerler için hiçbir proje, plan ve öngörünün olmadığını öğrendikçe kahroldum. Düşünebiliyor musunuz?  29 Ekim  sonrasında  en az günlük 40-50 bin nüfus ve 5.000 yeni araç daha bu yola katılacak ve toplamda 2 yıl gibi bir sürede buradaki yoğunluk artışının ortalama 100.000 kişi ve yaklaşık 10.000 araç daha olacağı öngörülüyor ama hiçbir kurum ve kuruluşun bu konuda bir önlemi yok. Yani ne yeni bir yol ve genişleme, ne bir köprü, ne bir geçit, ne bir otopark, ne de bir yeşil alan projesi var. Sadece ve sadece bolca dağıtılan imar ve iskân ruhsatları var. 
B) Bedeli her ne olursa olsun; Adana’yı güneyden – kuzeye ve doğudan – batıya bağlayacak en az 4 tane ana artere (her biri en az 36 metre) gereksinimi var. Rant ve oy kaygısı taşımadan bu projelerin hayata geçirilmesi zorunludur.
C) Mevcut 5 Ocak Stadyumu Sarıçam’a taşınırken yerine kesinlikle imar izni verilmemeli, yeşil alan ve otopark yapılmalıdır. Yine mevcut Otogarın Otoyolun kuzeyine taşınması hızlandırılmalı ve şu anki otogar alanına hiçbir yapılaşma izni verilmemelidir. 1.sınıf tarım arazisi üzerindeki bu alan kesinlikle kentin akciğeri olarak değerlendirilmelidir.
D) Muhteris ve bilgi birikimi kendinden menkul yöneticilerle Adana’mızın bir yere varacağı yok. Eğer Adanalının bizzat kendisi kentine sahip çıkmazsa, yanlışlıkların ve rantın hesabını sormazsa, bulduğu her ortam ve platformda sesini çıkarmazsa; ne yazık ki iki yıl sonra yaşanacak bir Adana bulamayacağız. Sosyo-ekonomik koşullar nedeniyle yaşam kalitesi her geçen gün düşen kentimizin hiç değilse yapılaşmasına ve trafiğine yönelik sesimizi çıkaralım. 
 
 

 




Sayı 34 (Eylül - Ekim2016)

Bu yazı 5916 defa okundu.