Maklube

maklubeMaklube, Arap kültürünün Beyrut mutfağına ait bir yemek. Antakya mutfağında da keyifle yerini almış sevgi dolu bir yemek. Bir yemek nasıl sevgi dolu olur diyeceksiniz… Maklube daha çok, büyükannelerin çocukları ve torunları için yaptığı büyük aile toplantılarının yemeği. Yanına bir de cacık eklediğiniz de sizler de çocuklar gibi sevineceksiniz.
Lezzetli günler dileğiyle, afiyet olsun.

 

Malzemeler
4 adet koyun incik(2 Kg)
Yarım kilo pirinç (2 kase)
İki buçuk kase et suyu
Tuz
Karabiber
40 gr çam fıstığı
60 gr Çay Çiftlik sade yağ (2 yemek kaşığı)
2 Kg kemer patlıcanı
Yeterince kızartma yağı

 

Yapılışı
İncik, kemiklerinden ve yağlarından ayıklanır. İri kuşbaşı büyüklüğünde doğranıp düdüklü tencereye konulur. Sonra etlerin üzerini geçecek kadar su ilave edilip haşlanır. Patlıcanlar alacalı soyulup yarım santim kalınlığında dil şeklinde uzunlamasına kesilir. Üzerine bol tuz atıp acı sularını bırakana kadar bekletilir. Acı suları çıkınca patlıcanlar yıkanıp kağıt havlu ile kurutulur, kızartılır, kağıt havluya çıkartılır. Pirinçlerin üzerine tuz atılır, sıcak su döküldükten sonra yarım saat bekletilir. Haşlanan etler sularından süzülüp suyu bir kenara alınır. Etler pilav tenceresinin maklube2tabanını kapatacak şekilde yayılır. Kızartılmış patlıcanlar tencere duvarlarını ve etin üzerini kapatacak şekilde yan yana sıralanır. Daha önce ısladığınız pirinçleri tel süzgeçte iyice yıkayıp, suları süzüldükten sonra patlıcanların üzerine konulur. Tencerenin yan duvarına sıraladığınız kızartılmış patlıcanların serbest kalan uçları pirincin üzerine kapatılır. Artmış olan patlıcanlarınızı da pirincin üzerine sıralanır. 100 gr Çay Çiftlik sade yağı, tuz ve karabiberi üzerine koyup su ile  iki buçuk kaseye tamamlanır. Daha sonra sıcak et suyunu yemeğin üzerine dökünüz. 10 dk kaynatıp 15-20 dk. kısık ateşte pilav pişirilir. Pişen pilavı 25 dk. dinlendirilir ve düz bir servis tabağına tencere ters çevirilir. En sonunda 100 gr. çam fıstığını fırın ızgarasında pembeleştirdikten sonra etin üzerine serpilir.
Afiyet olsun.




Sayı 10 (Eylül - Ekim 2012)

Bu yazı 4913 defa okundu.