Karataş Kadınlar Hapishanesi Özgür Yaşa!

İzleyeceğiniz fotoğraflar sadece ‘fotoğraf’ değil. Suç işlemiş ve hatta çekim anında da suç işleyebilecek modeller ile, infaz koruma memurlarının gölgesinde, yanlış birşey yapmayalım titizliği ile kırmayalım, incitmeyelim, farklı olduklarını düşündürmeyelim psikolojisi ve hüzünlerle dolu onlarca bakışların arasında ‘yapılan’ fotoğraflar.

Karataş Kadınlar Hapishanesi
Beş defa gidip, en fazla üç-dört saat çalışabildiğimiz, hiç bilmediğimiz bir dünyaydı orası… Çekime katılsın katılmasın bizi izleyen her mahkum için  o gün, renkli bir gündü ve en azından bu duyguyu hissetmek, giderken yüzlerindeki mutluluk ifadesini görmek en güzel anılardan biriydi.
Çok şey öğrendik o dört duvarlar arasında. Mesela; bir mahkumun hapşırığına diğer bir mahkumun ‘’Çok Yaşa’’ yerine “Özgür Yaşa’’ demesi ile irkildik. Ve insanların hayatlarında önemli olan şeyleri sorguladık. Peki bizimki neydi?  Ayrıca, mahkumlardan birinin sorduğu “Siz deli misiniz?’’ sorusunun cevabını hala bulamadık. Fotoğraf biraz da delilik mi?
Ulusal basın başta olmak üzere birçok kuruluş ve fotoğrafçının ilğisi ile karşılaştık ve şimdi hepimiz tanınan(!) fotoğrafçılarız belki ama en önemlisi bu proje  bize, George Bernard Shaw’ın “Cezaevleri var oldukça hangimizin içerde, hangimizin dışarıda olduğu hiç önemli değildir’’ sözünün doğruluğunu  öğretti…
Şimdi lütfen fotoğraflara bir daha bakın! Ve fotoğraf biraz da  “Delilik mi?’’ siz karar verin….

Nazan Gökkaya
Asena Avluk
Zülal Elmalı




Sayı 3 ( Temmuz - Ağustos 2011 )

Bu yazı 5472 defa okundu.