Bazen düşünüyorum, şu Baraj Gölü’nün, Dilberler Sekisi’nin, Adnan Menderes Bulvarı’nın hatta Gazipaşa, Atatürk ve Ziyapaşa Bulvarları’nın fotoğraflarını çekip bir kampanya başlatsak ‘Burada yaşamak ister misiniz?’ diye ama neresi olduğunu söylemesek, bence tüm katılımcılardan %100 ‘Evet’ cevabı alırız. Fotoğraflardaki manzaraların ‘Adana’ olduğunu belirttiğimizde bu oran düşüyorsa, o zaman suçu Adana’da aramamak lazım.

Uzun süredir özellikle gözlemliyorum Adana’da gerçekten güzel şeyler yapılmaya çalışılıyor. Belediyeler çalışıyor, STK’lar çabalıyor, en önemlisi yeni yatırımlar artıyor. Mesela inşaat sektörü tam gaz ilerliyor. Yeni konutlar yapılıyor, oteller açılıyor, AVM’ler temel atıyor... Bizim sektöre bakıyorum müthiş bir gelişme görüyorum. Şu an Adana’nın sahip olduğu dergi sayısı hiç de azımsanmayacak sayıda... Müthiş bir emek ve para sermaye ediliyor ve aslında bundan sadece Adana karlı çıkıyor... James Bond bile Adana’da çekiliyor...

Daniel Craig’i bilmem ama bizimki Adana sevdasından öte bir şey değil. Yaşamak başka bir şeydir, sevdiğin şehirde yaşamak başka... Aynı iş hayatında iddia ettiğimiz gibi... İşini yapmak başka bir şeydir, severek yapmak başka. Bizim de bu dergide sahip olduğum duygu işte bu. Zaten başka bir duygu yaptıramaz bu işi. Yoksa daha bir önceki sayı dağıtılır dağıtılmaz, bir sonraki sayının telaşına girmek başka nasıl anlatılabilir ki? Sadece ajans içinde değil, yazarlarımıza da bakıyorum ve hepsinin kendi iş yoğunlukları içinde hiç bir menfaat gözetmeden sadece Adana için, Adana sevdasıyla dergiye katkı koyduklarını görüyorum.

Demem o ki birileri ellerinden geldiğince Adana’ya borçlarını ödüyorlar. Umarım tüm bunların Adana’ya ve Adana imajına katkısı büyüktür. Bizimle birlikte bu derginin Adana’ya kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkürler.

Interkey Grafik Tasarım Ltd. Şti. adına
Mustafa Gökçen