DÜNYANIN EN ESKİ BATIĞI GİRNE BATIK GEMİ MÜZESİ

Girne Kalesi’ni gezerken eski Lusinian muhariplerinin katıldığı bölümlerin birinde, dünyanın en eski batığının sergilendiğini görünce, siz de benim gibi etkileneceksiniz kanaatindeyim.
Çünkü eski eserlerin sergileniş biçiminin, izleyenleri o yıllara taşıyan bir prodüksiyonla yapıldığı, çağdaş müzeciliğin bir örneği Girne Batık Gemi Müzesi…

 

gbg2İstanköylü Genç uçsuz bucaksız denize dalgın gözlerle bakarak, bu küçük Ege adasının sıkıcı ortamından kurtulmanın yollarını düşünüyordu. Her gece rüyalarını köpük köpük dalgaların dövdüğü yabancı kıyılara yapmak istediği geziler süslüyordu.
Uçsuz bucaksız suların üzerinden batan güneşin tadına, artık başka kıyılarda varmak istiyordu. İstanköylü’yü yeni insanlar tanımanın dayanılmaz çekiciliği ve yeni toprakların gizemi çağırıyordu.  “Ne olacağı beli olmayan bir macera” diyenleri utandırırcasına, ulaşmalıydı şarabı ile ünlü Rodos’a ve zenginlikler ülkesi Filistin’e… Özellikle Afrodit’in güzellikleri esirgemeden yarattığı Kıbrıs’a…
Güneyden esen ılık rüzgarın tenine her dokunuşunda bu çağrıyı duyuyordu İstanköylü genç… Akdeniz’in, ılık rüzgar vasıtasıyla yaptığı çağrı bu genci hareketlendirdi ve kendisi gibi denize hasret 3 arkadaş daha buldu.
Geriye kendilerini denizin köpüklü kucağına taşıyacak bir tekne temin etmek kalmıştı.
gbg5Biraz da para…
Gerçi para da o kadar önemli değildi.
Balık avlayarak yiyeceklerini bulabilir, Rodos’tan aldıkları şarap ve bademi Filistin’de satarak paraya çevirebilirlerdi.
Yeter ki bir tekneleri olsun…
Yıl 300, ama milattan önce…
4 genç İstanköylü denizin ve yeni tanıyacakları toprakların çekiciliğine dayanamayarak, Akdeniz’e açılmaya karar verdiler.
İstanköy’de balıkçıların kullandığı, 80 yıllık bir tekne buldular. Yaşlı gövdesini kurşun levhalarla takviye ederek yola çıktılar. İstanköy taşocaklarından çıkardıkları değirmen taşlarını da safra olarak kullanıp eski teknenin dengesini sağladılar. Rüzgarın 2 adet yelkene dolarken söylediği türküye eşlik ederek, köpüklü dalgalarla dans ettiler.gbg6
Yemek yemek için genellikle karaya çıktılar. Açlıklarını ağlarıyla yakaladıkları balıklarla giderdiler. Dördü el ele verdi. Kah yelkeni rüzgarla doldurarak, kah hiç kıpırdamayan havanın değişmesini bekleyerek Şarabın Ülkesi Rodos’a vardılar.
Filistin’de para edecek şarabı anforalara doldurarak gemilerine yüklediler.
Biraz da badem…
Ve ver elini Afrodit’ in ülkesi…
Yani gemicilerin anlatıldığında iç çekerek dinledikleri cennet Kıbrıs…
Ama bu kez şansları yaver gitmedi. Rüzgar tüm kızgınlığıyla eski yelkenleri yırtmaya çalışırken, dalgalar kurşun levhalarla kaplanmış yaşlı tekneyi döve döve Girne sahillerine doğru kovaladı. Eski tekne Girne açıklarına geldiğinde bu ritme dayanamaz hale geldi. Rüzgarın hışmından kurtulmak için iki yelkenden birini indirdiler. girne-batk-gemi1
Ama yine olmadı ve tekne battı…
Yıl 300, ama milattan önce…
Eski tekne 2270 yıl Girne’nin doyumsuz sahillerinde denizin altında dinlendi.
***
1970 Yılında başlayan dalışlarla, 14.70 metre boyundaki ve 4.40 metre enindeki tekne denizin altından çıkarıldı. Çıkarılanlar, bu güne kadar su üstüne çıkarılan en eski batıktı. 400 kadar şarap anforası, 9000 adet badem, 29 adet değirmen taşı ve 300 den fazla ağ kurşunları ile birlikte…
Batıkta bulunan dört kaşık, dört tuzluk, dört yağ kabı ve dört içki kadehi, adeta gemide 4 kişinin bulunduğunu ihbar ediyordu.gbg3
100 kadar yelken kurşununun toplu olarak bulunması ise yelkenlerin birinin indirilmiş olmasının belgesiydi. Yapılan analizler tekne tahtalarının M.Ö 389 a ait olduğunu işaret etmesine rağmen bademlerin M.Ö 288 e ait olduğunun bulunması, teknenin en az 80 yıllık olduğunu gösteriyordu.

***
Girne Kalesi’ni gezerken eski Lusinian muhariplerinin katıldığı bölümlerin birinde, dünyanın en eski batığının sergilendiğini görünce, siz de benim gibi etkileneceksiniz kanaatindeyim.
Çünkü eski eserlerin sergileniş biçiminin, izleyenleri o yıllara taşıyan bir prodüksiyonla yapıldığı, çağdaş müzeciliğin bir örneği Girne Batık Gemi Müzesi…gbg8
Daha kalenin kapısından girerken sizi hafif bir müzik karşılıyor ve notaların eşliğinde Batık Gemi Müzesine taşıyor.
Müzede bir taraftan buluntular sergilerken, diğer taraftan maketlerle eski günler yaşatılıyor.
Sadece Batık Gemi Müzesi mi?..
Girne Kalesinin her salonunda (Işık ve müzik efektlerinin yanında gerçeğe yakın maketlerle )farklı bir dünya sergileniyor.Bir zamanlar Girne’yi yöneten kraliçe’nin zindanda çürüttüğü rakibinin maketinden tutunda, neolitik dönemde Kıbrıs’da yaşayan insanların temsili yaşantısına kadar nice şeyler…
Biz anlatmasına anlatacağız ama bu arada Kıbrıs’a yolu düşen olursa Girne Kalesini görmeden gelmemeli.




Sayı 17 (Kasım - Aralık) 2013

Bu yazı 4803 defa okundu.